HAYAT HEP KEŞFETMEKLE DOLUUUUUU
   
  HAYATGÜLBAHÇESİ
  ŞİİRLERİM ////ALEV YAVUZ
 





BİR SEN, BİR BEN
 
 
Senli rüyalara dalsam ılık gecelerde
Dallarında kır çiçekleri açsa baharın
Kelebekler bir konsa, bir dans etse
Sen gibi öpsem yaprağını sarı papatyanın
 
 
Bir pınar başında beyazlar içinde
Buluşuversek ellerimizde ıtır çiçekler
Aşk dolu sözler hükmetse dillerimize
Okşasan saçlarımı titresem sinen içinde
 
Yıldızları çalsak göklerden berrak gecede
Tutuşuverse ellerimiz sevda sıcağıyla
Gül kokuları yaysa sevişen tenlerimiz
Bir sen, bir ben olsak şu koca evrende
 
ALEV YAVUZ
24/10/2008
 
 







HAYALLERİM VARDI YA.
 
Hayallerimin yol başları tutuldu;
Umuda gidecekti oysa; baharın bendeki izi
Sümbüle, güle, çiğdeme bezenecekti resimlerim
Dertleri beyaz ibrişimlerle bulutlara yükleyecektim
 
 
Hayallerimin katilide benim aslında;
Pastırma yazında unuttum aşkımı, umarsızca tembelleştim
Aynanın tozuna çarptı gözüm, eğlendi; isteksiz güzelleştim
Armutta sap saydım, üzümde çöp; berekete çirkefleştim
 
 
Hayallerimin mezar taşları, isimsiz kaldı;
Hangi hevesimdi? Ne zaman terk etti beynimi? İsmi yok bulamadım
Şenlik yıllarımda hazan aylarım şikayetçi oldu benden; anlayamadım
Derinlere gömdüm gülen gözlerimi; isimsiz ya mezar taşları ulaşamadım…
 
ALEV YAVUZ
23/10/2008
 





MAVİYİDE KAT UMUTLARINA DOST
 
     Bulutların karasını şal niyetine almışsın omuzlarına
     Dalmışsın gözü kapalı, suların en çamurlusuna
     Gülşenden çekmişsin ayağını, hasret kaldın gül kokusuna
     Gözün yerde çukur aramasın, maviyi de kat umutlarına
 
     Kalbin yanar bilirim; yitirmişsin bir bir sevdiklerini
     Bazen de yalan, riya almış elinden dost bildiklerini
     İçine kor düşmüş andıkça sevgilinin ihanetlerini
     Hayat bu dostum, Susma paylaş benimle içindekilerini
 
     Tek sen değilsin; hep üzülen, gerçekleşmeyen isteklerine
     Yahut giden sevgili için ağlayıp yanarsın delicesine
     Haksızlığa uğradığında seni kahreden çaresizliklerine
     Hayat bu işte dostum; azap çektirme artık yorgun kalbine
 
     Tut ellerimi hadi!! Kanaat ettiklerimizle bir dünya kuralım
     Paramız olduğun da sofraya ekmek yanına pasta da katalım
     İşler yolunda gittiğinde, panayırdaki neşeli çocuk olalım
     Gözümüz zordan korkmasın, umutları biraz maviye boyayalım
 
     ALEV YAVUZ
 
     16/10/2008





AŞK YANILMASI
 
Sevda kaşını çatmış, uzaklara yol almış
Gülşen gülle doluyken, şimdi toz toprak salmış
Tadına zehir katmış, gamzeye bir ah kalmış
Gönül aşkla doluyken, acı sarmaşık sarmış
 
Kalbindeki güzellik, ne çabuk şer’e döndü
Heyecanların vardı, titrek mum gibi söndü
Pırıltılı ilhamın sana geldiğim yöndü
Gönül şevkle doluyken, şimdi miskinlik sarmış
 
Bana ders oldu hayat, acele yürünmezmiş
Yolun sonu buradan, çok çabuk görünmezmiş
  Masum bir melek iken, kurt postu bürünmezmiş
Gönül senle doluyken, şimdi pişmanlık sarmış
 
 
ALEV YAVUZ
 









ŞEHİDİM
 
Sevgi ve sadakatle bağlısın bayrağına
Menfeatten uzak emek verensin yurduna
Kalbinde ihlasın ile düştün toprağa
Vatan ardından ağlar cesur ŞEHİDİM
 
Düşmanların nefesleri hep kan kokuyor
Paraya tapanlar çok korkak oluyor
Halkım bu zulümleri elbet sorguluyor
Vatan ardında kenettir ŞEHİDİM
 
Gün gelecek namertlerin beli kırılacak
Verdiği acıların hesabı sorulacak
Pis ruhlarıyla bedenleri sarılıp yakılacak
Vatan mert ruhuna hayrandır ŞEHİDİM
 
ALEV YAVUZ
 





KARE KARE FİLM GİBİ DÜNYAYA GELİŞİM(2)
 
    Kare-1
 
    Eğitim ne kadar zormuş bu evrende??
   Bir dakika boş değil insanın okumalı WC de bile
    Birde yazılı medya gerçek haberler verse
    Tabi keyifle oturduk burayada!! Sularda kesilmese
 
 
     Kare-2
 
   Teknoloji geldi böyle oldu gözlerimiz, ellerimiz PC lerde
   Eğitiliriz kolayca, törpülenir beynimiz sinsice hatta evlerde bile
   Bizim için tehlikeli siteler birde yasaklanabilse internette
   Sanal yaşam bir hastalık gibi unutturdu bize giyinmeyi bile
 
 
    Kare-3
  
   Dünya pazarını ele geçiren para amcaları beni getirdiler bu HALE
   Yeni imajım; içeceğim, yiyeceğim ; halim kısaca !!! OBAZİTE
  Kişiliğim, hatta geleceğim masa başında oturanlarca belirlendi
   Bizlerden şiddetle çoğaltır dünya yüzeyindeki tüm ülkelerde
   
 
    Kare-4
  
   Benden sonunda suskun, tepkisiz, çocuk bir asker yaptılar
   Teknolojik eğitim diyerek PC oyunlarıma bile şiddeti kattılar
   Sevgi dolu fıtratım ; olurda baş kaldırır diye birde fermuar taktılar
   Şimdi en çok ilgi alanım lazerli toplar, MİG uçaklar, roket atarlar
 
    Alev YAVUZ









KARE KARE FİLM GİBİ DÜNYAYA GELİŞİM
 
Birinci kare
 
  Hayır bırak beni doktor amca, ben aylardır rahatım burada
 Korkmuyordım, tüm sevgi banaydı, besleniyordum anne karnında
 Arada babamla annem tartışıyorlardı sessizce yatak odalarında
 Duyduğumda derin üzüntü, hıçkırıyordum! susuyorlardı sonunda
 
 İkinci kare
 
 Buyurun bakalım!! geldim yuva dedikleri yeni dünyama ve yatağıma
 Kimse anlamıyor konuşamıyorum diye korkularımı ve kızgınlığımı
 Saatlere vurmuşlar ihtiyaçlarımı! oysa uyumak isterim anne koynunda
 Bıraktılar bir başıma odamda. Annem de içeride laflıyor komşularıyla
 
 
 Üçüncü kare
 
 Aylar geçti düzelen bir şey olmadı aile dediğim şu ortamda
 Annem ne giyeceğim merakında, babamsa ekmek kavgasında
 Arada başımdan okşuyorlar!! Ağladımı bilmiyorlar korktuğumda
 Büyüdükçe dertlerde büyüyecek anlaşılan!!!! Kim olacak YANIMDA?
 
 
 Dördüncü final karesi
 
 Hiç beğenmedim!! bunca aydır; büyükler nasıl yaşıyorlar bu dünyada?
 Bebek tenim gibi pembe sandım dünyayı ama her umut siyah burada
 Sevgiler birkaç dakikalık, dostluklar yalancıktan, ekmek aslan ağzında
 Annem babam mutsuz siyah beyaz bakıyorlar beni de kattıkları hayata
 
   Alev YAVUZ



HAYALLER/AKROST
İŞ
 
 
Hicranı at gönlünden, ümit yeşerecektir.
Al basma çek üstünden, beyaz yakışacaktır.
Yasla başın göğsüme, ruhum yeşerecektir.
Ak mercan tak sinene, huri kıskanacaktır.
Leyla gibi od yaksan, Mecnun tutuşacaktır.
Leylak gibi mis koksan, nefis dağlanacaktır.
Engereğin diliysen, gözler yaşlanacaktır.
Resmeyledim hayalin, bana ulaşacaktır.
 
Alev Yavuz
 


ILGAZ ım
 
Kondum kartal gibi hey, Ilgaz zirvelerine
Dinlendim, huzur buldum; Ilgaz eteklerinde
Arı , ben ; Kelebek, ben. O yeşil güzellikte
Benekli ceylan güzel, süzülen kartal güzel
 
İnsan hamuru toprak, Ten rengi ise doğa
Elimde menekşeler, sekerim sağdan sola
Gümüş simli dereler, içimde nurlu oda
Bayağı serçe güzel, aynalı sazan güzel
 
Köknar orman yemyeşil, dağımın soluğudur
Topraktan çıkan duman, güzel dağın pusudur
Çek kokusunu hemen, ciğerlerini doldur
Kuzu mantarı güzel, kasnak meşesi güzel
 
Alev Yavuz
 
 








HELAL NEFES HELAL KELAM




Safiyane sundum arz_ı kelamım
Edeplerden yundum,tarzı edayla
Yok kimseyle benim ağız dalaşım
Dost duymak istedi kalb_i rızayla


Eline sarılır gül pembesiyim
Saçını ıslatan çiğ tanesiyim
Yüreğine aktım nur zerresiyim
Dost sevmek istedi kalb_i rızayla


Riyayı sunamam har olur dilim
Harama bulanır temiz emeğim
Gel dönelim aşkla hakkı sevelim
Dost bilmek istedi kalb_i rızayla

Alev YAVUZ


Eline almışsın dostluk kalemi,
Sunmuşsun bizlere sevgi kelamı,
Güzel dileklerin sarmış alemi
Selamını sevdik kalb-i rızayla...... Doğan,Ziya üstadım


Yürek ne der ise kalemler yazar
Kimine gül saçar kimine kızar
Karanlığa düşmüş kendinden bizar
Alevin nurlandı kalb-i rızayla.............İbrahim COŞAR






Doğruyu söyleyen kelam yakışmış
Yüreği güzele kalem yakışmış
Bizlerden cana selam yakışmış
Dost demek isterim kalbi rızayla..............Cemil.


ÇAĞLAYAN DOST KALEMLERE SELAM OLSUN

Ey dost! sevgi yüklü, güzel yüreğin.
Mutluluk seninle, olsun her daim.
Sevgi ile susmasın, hiç kalemin
Selamını aldık kalb-i rızayla........... Romantik Adam

Abı hayat sunduk canu gönülden
Zemzem yudumladık yarin elinden
Hoş seda dinledik sazın telinden
Gülistana daldık kalb_i rızayla... ....maskosu


Aşikar edelim gerek yok gize.
Dermansın adeta mecalsiz dize.
Kalb-i muhabbeti sunmuşsun bize.
İçsin dost olanlar kalb-i rızayla......Murat Arıcı

GERİSİ HİKAYE MEZİYET İNSAN OLMAK
BOZULMADAN BU DÜNYADA
TERTEMİZ KALABİLMEK
GARİBİ GÖRÜNCE ÖNÜNDE SOLMAK
EN BÜYÜK DEĞERDİR, KAL-İ RIZASIYLA...........Gürsel’ce


Sevgi ekip,dosluk biçiyorsun,
Har olmuş gönüllere,ışık saçıyorsun,
Merve çeşmesinden,kana kana içiyorsun,
Bu ne güzelliktir...Ya Rabb.......gönül incim Ümmü AŞÇI

GÖNÜL DERGAHINA BİR SECDE AÇTIM
RABBİME SEVGİ İÇİN PEK ÇOK YALVARDIM
HER KULUNU SEVDA FITRATIYLA DONATMIŞ
RIZA İLE ŞEVK İLE DOST KALEMLER GÜZELLİK KATMIŞŞŞ







BEN MELEĞİM

Benim adım masumiyet
Bir anlamda da MELEK
İndim dünya yüzeyine
Beni ölene dek koru, gözet


Kokum cenneti hatırlatır
Gülüşüm melekleri kıskandırır
Benim olduğum mekanlarda
Şeytan barınmaz dışarı atılır

Alev Yavuz







Bana Göre Aşk!!!!
 
Takında sevda çelenkini başına
Gez, salına salına
 
Gözlerine çek sürme niyetine sevgili nazarını
Süz, bakına bakına
 
Ellerinin izi kalmış sevdiğinden hediye
Özle, Yakına yakına
 
Ömür bitir yarinin sinesinde
Aşk, soluya soluya
 
Derlerki AŞK, can yakan beter yangın
Sarıl; alına,moruna
 
Ayrılık sinsi düşman, kalplerin canavarı
Vur, beline beline
 
Sevgili hayırsızmı? Gittide bakmadı hiç geriye
Unut, adını, sanını
 
 
AŞK bu sarar yaranı, kabuk bağlar yeniden
TUT, DALINI DALINI!!!!!
 
Alev YAVUZ
 
05/08/2008




KENDİNE GELME ZAMANI
 
Yüreklere bahar sokmalı gam kasavet yerine
dermanı veren Allah! dertleri, sil at yerinde
Kendini keşfeden insan huzur bulur derinde
Korkmadan ve kaçmadan al kalbini , ellerine
Ruhun bak soğumamış, teselli yalnızca SENDE
 
Ellerin umrundamı atar seni yerlere
Yıkılmadan hayattan emeklemeyi dene
Emeklemeden yürümez ki ufacık bir bebe
Gülücükler takın aynadan bakan yüze
Ruhun rengi solmamış ,cemalin hala pembe
 
 
Verdiği nefes için bile şükreyle sen RABBİNE
Ya dönseydi talihin bin delikli eleğe
Ne kısmet tutardın ne dağıtırdın sevdiğine
Helal rızkınla yastığa koy başını ve yarin dizlerine
Ruhun bak hala berrak, sevgilin düşlerinde
 
 
Alev YAVUZ
01/08/2008



MUTLU KELEBEK
        
           Doğada kelebek olmak isterdim.
           Pembe, yeşil, sarı tonlara koşmak
           Aşk ile her çiçeğe konmak isterdim
           Mutlulukla gülmek sevgiyle coşmak.
 
           Kalbinde hep çocuk neşesi olsun,
           Gözbebeklerine gülücük dolsun
           Ellerine batan kaktüsler solsun
           Sana yakışandır sevgiyle coşmak
 
           Bu güzel sevdadan kaçmamalısın
           Özünden kıskançlık saçmamalısın
           Aşkı sadakatle taçlamalısın
           Bizi biz yapanda sevgiyle coşmak
 
 
               Alev YAVUZ
 






AN , ESKİYE varmadan
 
     
         Gel, kırık iskelenin bir ucuna da sen otur.
         Hadi ayaklarını sarkıt kırık tahta ardına
         Kanatlanmış kelebek gibi şu köpüklere bak!!!
         Gümüş balıkları nasılda hesapsızca zıplamakta
         Benim gibi çocuk neşesini takın sende suratına
         Şu an ; içine hiçbir derdi, tasayı salma
         Saat 2 yi vurduğunda doktordaki randevunu da hatta!
         Çok çok derlerki biz ameliyatınızı aldık yarına
         Adam sendeeee!!! Hiçbir şey duymasın inan narkozla
         Ters ters bakma bana öyle!!!!!!!
         Tabiî ki sağlığın, mutluluğun benim de umurumda
 
          Ama anıda yaşamalısın be hey dost !
          AN  kendini ESKİ ye bırakmadan tat almalısın hayattan
          Gümüş balığı böyle pırıl pırıl parlarken köpükler içinde
           Hayal et!!!!!
          Meltem esintisi içinde, bir akşam yari nin sana geleceğini
          Kıskananlara inat patronunun seni terfi ettireceğini
          Ne bileyim işte küme düşmeden takımının rakibi yeneceğini
          Hayal et be hey dost !! AN kendini GEÇMİŞ e bırakmadan  
 
          AAA!! Birde ayağını çek iskelenin kırık tarafının sol yanından
          Boylayacaksın  yoksa denizin dibini, farkına bile varmadan
         ;
          
            Alev YAVUZ

      




            DOSTLA YARINLARA
 
 
          Elbiseyim bu dünyada
          Aşklarımsa hep Hüdaya
          Bütünleştim can dostlarla
          Dostla erdim ben huzura
 
 
          Ekmeğimin sıcağısın
          Aşımın tek ocağısın
          Döşeğimin otağısın
          Dostla erdim muradıma
 
  
          Ayrılmasın yollarımız
,         Kolaylaşsın zorlarımız
,         Ateş alsın korlarımız
          Dostla ersem yarınlara
 
 
          Alev Yavuz
 
         21/07/2008




                SEBEBİM
      
        Aşkına belenip döneyim güle
           Kalbimin dermanı nefesin olsun
           Yan, sen de ben gibi benze bülbüle
        Yüreğim, altından kafesin olsun
 
 
           Yalnız ben otursam göğsün solunda
           Cananın olsam salınsam kolunda
           Aşkla yürüyelim hayat yolunda
           Busem, son tattığın hevesin olsun
 
 
           Zerre idim suda çağlayan oldum
           Yokluğunda dertli ağlayan oldum
           Yolumu yoluna bağlayan oldum
           Bana hayat veren nefesin olsun
 
 
           Alev Yavuz
           17/07/2008
 











 
            MUTLULUK MÜHRÜM OLSUN
  
    Dalıp gitti gözlerim dalgaların beyaz köpüklerine
    Billurdan saraylar var o gürültülü beyaz zerrelerde
    Mührü oldu dudaklarımın şimdi MUTLULUK,
    İçime işleyen sesin gibi, kumsalları döven köpüklü neşe
 
   
    Körfezde özgürce uçan şu çılgın martıyı seyret
    Benimde yüreğim yanında öyle özgür atmakta işte
    Hüzne batmıştı hayallerim çokça , ağlamaklıydım ama
    Şimdi senin yanında tutsak alamaz beni ;   gam kasavet
 
 
    Ah yarim ! aşka harmanlanmış şu anda  dursa keşke zaman
    Billur saraylı köpükler üzerimizi bembeyaz sevgi ile örtse
    Martılar kutsuyormuş gibi sevgimizi üzerimizde özgürce dönse
    Ve biz!! seninle yaşasak böyle mutlu ve huzurlu, asla ayrılmadan
 
            Alev Yavuz
 
             14/07/2008
 
   

 
            Mutluyum Üstelik ben
   
    Öfkenize ortak olmayacağım kederi ağır DERTLER
    Savunucunuz olamayacağım dillerdeki LANETLİ KÜFÜRLER
    Her gönüle girip yola düşürdüklerinizden olmayacağım NEFRETLER
    Bin türlü melanete  bulansa da  bu ACUN, çoğalsa KİRLİLİKLER
 
    Ölüm anamı, babamı, eşimi çaldı belki sırıttı bana
    Daha ne dert ve acılara gebedir bilinmez hayatta
    Ben içimdeki umuda, pembe dallı sevdaya
    Ve dahi sarılacağım; UMUDA,  HAYATA BAĞLILIĞA
 
    Dizlerimdeki kanı silip ileri atılacağım
    Minik tebessümlerime kahkahaları katacağım
    Kuru bir dilim ekmeğimle pastayı kıskandıracağım
    Secde ettikçe şükranlar içinde, ruhumu huzurla yıkayacağım
 
    Alev Yavuz
10/07/2008


       Mutluluk Sır değil hisset
 
 
    Büyük bir sır değil, ulaşılamayan bir şey değil MUTLULUK
    Hayat bana hep hoyrat davrandı diye kaçmakla kirletme onu
    Nefsine dön, arsızlıktan arıt önce ruhunu göreceğin ışıktır mutluluk
    Sofrada bir daha tatlı sunmazlarsa ya! dercesine hemen tüketme onu
 
    Hatta büyük mutluluklara, minik sevinçlerini basamak yaparak git
    Elmayı ısırıpta kokla; ardından ıtır kokusunu aldığın tada şükrederek
    Parmağını kıpırtadmadan VUSLATA gidilmezki; sanki ulaşılamayan MİT
    Sabırsızlık sana her şeyi kaybettirir, bulmazsın onu iffete küfür ederek
 
    Alev Yavuz
 
   


Geldin ya Sevgili!!!!!!
 
Gönlüm; küs bakan çocuğun dudak büküşleriydi
Düşüncelerim; keşke!! Sorgusundaki yüreğin hüzünlü haliydi
Dudaklarım; su diye inleyen çöl bedevisinin çaresiz titreyişi
Sen geldin ya Sevgili!!!!!!!
Ellerinde kırmızı güllerle
Yüzünde, hiç küsmemiş mutlu tebessüm
Gönül… hayat buldu
Düşünceler…Nur’a boğuldu
Dudaklar…
Dudaklar ise
Sana hapis oldu.
 
Alev Yavuz
 
07/07/2008
 




Küçük ruhların avazları
 
Billur zindanlarda saklıyorlar küçük insanlar ruhlarını
Dilleri ruhları kadar sahte ve işveli
Sunuyorlar altın tepside cenneti, cennetteki sevgileri
Şeytani gülüşleri saklıdır zülüflerinde, sarar tutkuları
 
Her aldıkları tat kandırdıklarıyla zirveye ulaşır
Ama yinede dönüşleri billur zindandaki yalnız yatakları
Arkadaşlık eder yalnız gecede onlara öldüren girdapları
Geceyle gözyaşları karışır tek gerçek sevgilileri soğuk yastıkları
 
Onlar deli sevda masallarının en yaman anlatıcıları
Alaya alırlar kapana kıstırdıklarının temiz yanlarını
Yaldızlarından sıyrılıp çıplak kaldıklarında, gecenin koynunda
Yalnızlıkları prangalarıdır akrep zehrinden koyu; duyulur çığlıkları
 
Alev yavuz
 
25/06/2008
 





     Mutluluk Çağrısı
 
Diken batmaz tenime, acı işlemez özüme
Sol yanımda masum bir aşk büyür özgürce
Gülelim eğlenelim, neşeden dans edelim
Ellerin hüznüne inat gülücük derleyelim
 
Azim; zorluklar kilidinde en uygun anahtardır
Sevgim; zalimler düvelinde beni koruyan ardır
Gülelim eğlenelim, neşeden dans edelim
Ellerin hüznüne inat gülücük derleyelim
 
Kaçıp ta kurtulmaya yer arama, savaşmak zamanıdır
Marifet, sevgi zerresinden pınarlar yaratmaktır
Gülelim eğlenelim, neşeden dans edelim
Ellerin hüznüne inat gülücük derleyelim
 
Çok gül çaldın ya aşk bahçesinden madalya kazanmadın
Mutluluk bulurum sanıp kah kızdın kah ağladın
Gülelim eğlenelim, neşeden dans edelim
Ellerin hüznüne inat gülücük derleyelim
 
Samimi uzattım ben elimi karar verecek sensin
Hiddetini çek köşeye de ruhuna dinginlik gelsin
Gülelim eğlenelim, neşeden dans edelim
Ellerin hüznüne inat gülücük derleyelim
 
 
Alev Yavuz
02/07/2008
 



 
 
 
DİLEKLERİM
 
İndir perdeyi siper eyle göze neyleyim
Zambaktan çek nazarı, güle bakma aşk ile
Sanma hayatı meşke çevirecek meleğim
Sen zalim ol, sen yaşa günlerini kin ile.
 
 
Hepimiz gelmedik mi Adem ile Havva’dan
Türlü güzellikle neşr etmiş bizi Yaradan
Mahrum etmemiş ruhlarımızı hiçbir tatdan
Sen çekiştir, sen değiştir barışı küs ile
 
Nefsinden arınmamış dileğine ne derim
Elbet aradığını bulursun Allah kerim
Gül ektim yüreğine derlemeni beklerim
Hüzünlerini sevinçlerinle yuğ misk ile
 
 
Alev Yavuz
03/07/2008
 





     Sensiz Olamamki
 
Titreyen ruhumun çocuk nazlarını sevgi alazlarıyla sarmaladın
Sana olan sevgime ekledim bende, o sarılmaların gizemlerini
Buğunun camdan yavaşça akışı gibi, yanağından inen  o gözyaşların
Mum ışığının titreyerek karanlığı selamlaması gibi ürkek öpüşlerin
Beynime mıhlanan çivi sanki ,telaşlı başımı sinene kuvvetle bastırışın
 
Kucaktaki bebeğin gözlerinde biriken  uykudur şimdi ruhumdaki huzur
Dalgalar kumsalını tanıyor, binbir  ak köpükle kayalıkları vurur
Her bir köpükte kalbim heyecanla sana doğru koşar,tenim kavrulur
Tiktakları bile yorgun düşer saatlerin seyrederken bizdeki neşeyi
Vuslatını esirgeyen sevgiliye benzeme sakın, yoksa yaşamım son bulur
 
 
Alev yavuz 12/06/2008



















































Fırtınası içinde  gözlerin
 
 
Sessiz sakin sanma sakın, fırtınasını içinde saklıyor gözler
Ha patladı, ha patlayacak dudağından döküldüğünde sözler
Ya öfkelere kapılacak şimşekler çakacak gözbebeklerinden
Ya da duygusallığa bırakıp kendini yatışacak gözyaşının selinden,
 
His dünyasının bin bir türlü rolü var, biz ise baş aktörleri
Hatamıza kızdığımızda boşuna döveriz zavallı dizlerimizi
Şans eseri bulmuşsa eğer kalbimiz beyaz atlı prensini
Gör bizde; keyfi yerine gelenlere eş o bitimsiz neşeyi
 
Sevda gemisine mutlaka herkes bir gün binecektir
Ya huzurlu bir limana ya da cehennemine gidecektir
Huzurlu liman ya da cehenneme ulaşmak şans değil aslında
Bu işin sırrı; görebilen göz ile idrak edebilen mantıkta
 
İşte dostlar böyle telkinle uzak duruyorum saklı fırtınadan
Kam almaya çalışıyorum hayatın tatlı güzel taraflarından
Nefsimi isyanlara alıştırmaktansa, nankör kul davranışından
Kendimi adıyorum şefkatine, şah damarımdan yakın bana Yaradan
 
26/03/2008
Alev Yavuz





MEDCEZİRLER
 
Hayata karşı duruşu  nazlı bir  gül edasında
 Sert rüzgarda dalından kopacakmış gibi ürkek
Korkularının içinden baktıkça yaşamına
Ona sığınacak güçlü bir liman gerek
 
 
Yorgun yüreğinden henüz gitmedi daha izi ölümlerin
Kimbilir ne kadar uzağına yürüyecek sevmelerin
Sevda onun için artık sadece gökteki parlayan yıldız
Zamanla yeniden yükünü üstlenecek ruhundaki medcezirlerin
 
09/04/2008
 


Gülmek İstiyorum Sevdiğim
 
 
Yine sitemlenme bana, bu huyunu hiç sevmiyorum
Gel hüznü neşeyle takas edelim, gülmek istiyorum
Dokun bak, ipek gibi şu nazlı gülün yaprakları
Çiçeklerin kokusunu çek içine , seveciksin bu solukları
 
 
Martıların süzülerek dans edişlerini seyredelim
Ada vapurlarının gidişlerine gel bir nazar eyleyelim
Gündüzün bu canlı halleri yerini geceye bırakacak sevdiğim
Hayatı  zindan değil; neşeli bir atlı karıncaymış farzedelim
 
Alev Yavuz
 
25/03/2008
 


HAYAT SÜRECİMİZ

 

Yürümeye başladın mı bir kere hayat yollarında

İster dizlerinde kanı üstünde yaralar

İster tırnaklarının içinde kurumamış balçıklar

İster dilinde kimi zaman isyan küfür

İster başarı sonrası ruhunda neşe ve huzur

Yola çıktın bir kere geldin bu çetin ceviz dünyaya

Çocukken rahatsındır yediğin önündedir yemediğin arkanda

Düşürseler de seni ittiklerinde birileri hani biraz gaddarca

Ya da takılsan aşamasan engeli düşsen kendi hatanla

Kaldırırlar hemen, şefkatle ana baban bulunurlar yanı başında

Ahhh ne güzel güvenli bir limandır ; o AİLE o YUVA !!!

Sevgisini katmış annen çorban kaynar ocakta; o mis gibi kokan

Üşüme korkun olmaz sarar seni yatağında tertemiz bir yorgan

Hele hele hazırdır okula yeni başladığında kitaplarla dolu çantan

Bayramlara ulaştığında ise hazır bekler sabaha en pahalı urban

Büyümeye başlarsın artık küçük gelir sana ailedeki mutlu kedi yerin

Okursun, yetiştirilirsin bin bir emekle toplumdaki yerine gelirsin

An olur yaşama şevki verir, an olur pranga yerine geçer AŞK hissin

 Savaşmaktan hayatın cümle dertleriyle acır hem ruhun hem beynin

Yaşın ilerler sanki hızlı film şeridi gibi tutamaz ki ellerin

Hastalıklar da baş köşeye oturur; sanki gitmek bilmeyen misafirin

İyi mevki sahibi olupta kazanmışsan eğer ki bol para

Sana müjde verecek diye en usta doktorlara harca

Orta halli bir emeklidir devletten diyor ise karnende devlet baba

Umarım yine sıhhat bulursun eğer biraz şansın varsa

 Heyhatttttt!!!! Adına YAŞAM diyorlar tüm bu evrelerin

Sevgiden ayrılma, kalpleri hiç kırma

Harama el uzatma, şerefinide satma kiiii!

Son yolculağa çıkarken beklesin seni cennet mekanındaki meleklerin

 

Alev Yavuz

 

11/04/2008


 

 

KOMPLEKS VE KİBİR
 
 
Kaf dağında unutmuş sanki güzel burnunu,
Sanırsınız; yaşatacak şanlı  sadrazam soyunu
Hiç kimse beğenmeyecek oysa kötü huyunu
Yinede sürdürecek umarsızca  bu garip oyunu
 
Herkeze kusur buldukça sonunda yalnız kalacak
Binbir zehirli diliyle çevreye nefret saçacak
Heyhat!! Sevgisiz bakışlara rastlayınca anlayacak
El açıp Allaha özür dilesede çok  geç kalacak
 
Hep ibretliktir; kompleksli ve kibirli insanın kaprisli  hali
Sebebi başkasına yüklemesin bu kendi marifeti
İnsanın kendine ettiğidir en büyük zarar
Dostsuz , sevgisiz kalınca yalvarmak neye yarar.
 
 
Alev Yavuz
 
 
24/03/2008
 
 


 

 YAVRUCUĞUM


Üzüntünün uzağında
Neşenin kucağında
Güneşin sıcağında
kalasın yavrucuğum


Başarının tepesinde
Güzel gül hecesinde
Sevdanın taa! İçinde
Olasın yavrucuğum

Ellerinde kınanla
İstikbal hırslarında
Azimli yollarında
Yürüyesin yavrucuğum

Utançtan yana dönme
Küçüğüne hiç sövme
Rızkının helaliyle
Büyüyesin yavrucuğum

Alev YAVUZ
01/04/2008






YENİDEN HAYATTTTTT    YENİDENNNNN
 
Kül rengi akşamlarda bakmak istemem hayata,
Gam, hüzün, keder sokmam artık gönül katıma
Alabildiğince pembe ve yeşil olmalı
ve yaşama doymalı
Ellerimde kımızı tomurcuk güller
Dilimde çoşkulu türküler
Gözümde mutlu hayaller
Usumda şen kahkahalar yer almalı
 
Ner varsa hayata dair, çekip siyahı aldım içinden
Ne bir problem isterim nede iri bir diken
Gülmenin tadı kalmalı dudaklarımda sevgili bile giderken
Gözyaşının yakıcı tuzu değil
Gözlerimde menevişler oynamalı mavi semalara bakarken
 
Alev Yavuz

 

Mağrur Sevgiliye
 
Ruhumun tek neşesi
Gözlerimin de fer i
Sil cümle dertlerimi
Girsin mutluluk içeri
 
Otur yanı başıma
Sevgiyle başımı okşa
Kim sever böyle derin
Söyle Allah aşkına
 
Yangınlara düşmeyeyim
Çocuk neşesine bürüneyim
Sen HAYATIM dedikçe
Ben aşktan eriyeyim
 
Sevdadan güzel ne var
Söyle bana mağrur YAR
Hayata sevgi katarsan
Sana hep güzellik sunar
 
24/04/2008
 
 
Alev Yavuz

 

UYAN MİSKİNLİKTEN NE OLUR
 
Yeter artık yerinde  mıh gibi çakıldığın
Kaldır başını etrafa bak, at üzerinden miskinliği
Bilmece gibi değil çevren anlamaktan kaçtığın
Sen onlara bir adım at, gelsin onlar sana üç adım
 
 
En son ne zaman okşadın, kokladığın gül yapraklarını
Hatırında bile kalmamıştır ki; kadifenin yumuşaklığı
Üzerinde yürümeyi severdin caddedeki kuru yaprakların
İşte onlara benzedin, neşeli hale bürünmez artık varlığın
 
 
Oysa benden önce koşardın parktaki palyoçaya gülmek için
Sabahtan başlardın pervane gibi dönmeye bitmezdi hiç enerjin
Hele ne çok severdin benimle iddalara girip lades kemiği kırmayı
Söyle hiç mi aşina gelmiyor artık sana o neşeli çocuk gülüşlerin
 
 
Barut gibi sinirliyken bile kapı hızlı çarpsa koyuverirdin kahkahaları
Akşamdan kalmışsan mutlaka farklı renklerde giyerdin çoraplarını
Gelin fıstık ezmeli kahvaltı yaptım, derdinde çay bile yapmamış olurdun
Her şeyi bir kenara bırak ta; özlemeyecek misin hiç can arkadaşlarını
 
 
 Tutuver elimi, gülücüklerle neşeye boğduğumuz günlere dönelim
 Küçüğü, büyüğü, zengini, fakiri ayırmadan yeniden doyasıya sevelim
 Hani bunu yapmalıyım derdik ya inatla; yeniden o azmimize bürünelim
 Hayat hızla geçiyor ey dost ; çarklarından ezilmeden korkmadan yürüyelim
 
 
Alev Yavuz
 
 
30/04/2008
 
 

 

 
   
 
GELDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol